Şehirlerin Anası
Arşiv Genel Yazarlar

Şehirlerin Anası

Vakur edalar bürünüyorken Mekke

Binler yıllık yortuların

Esrik sevdaları yoklar

Artakalan ruhumu

Nübüvvet sahnesi sanki

Çöl incisi, Ümmü’l-Kura

Hacer’ in umudu gizli, tanelerinde

İsmail’in sedası

İbrahim’in duası

Muhammed Mustafa’nın

Gizli sevdası

 

Bilmem ki yerli yerinde midir

Şirk belası

Ebu Cehil nöbet tutar mı

Simsiyah örtünün yamacında

Darü’n-Nedve’nin ismi aynı mı

Kibir, Ebu Leheb kılığında mıdır

 

Bilal’in kayasında yeşerir mi merhamet

Yoksa zulmün inadında mıdır

Sümeyye, ah Sümeyye

Yasir’in vuslatı tutuşur mu hâlâ yüreğinde

Ammar, gözyaşlarında mı

 

Sen mahzun,

Gazze yalnız

Urumçi’nin çığlıkları sessiz

Sessiz ve kimsesiz

 

Bir torun nazlı nazlı süzülüyor

Dedesinin ellerinde, nefessiz

Aylan bebek sahilde güneşleniyor

Yüzükoyun, renksiz

Minik eller babasını sımsıkı tutuyor

Kızıl renkli demir kapılar ardından

 

Uyan da haber uçur Resul’e

Ümmetin kan kusmakta

Kızılcık şerbeti kıvamında

Ebu Cehil değil,

Yüzlercesi sökün etti ufuklardan

Ümmetinden habersiz

Ebu Leheb’in kuruyası elleri

Ümmetinin her iki yakasında

Hattaplar zindanlarda

Yusuflar kuyularda

Uhdud kuyuları kaynamada

Ümmetin tepesinde

Lakin la teknetu min rahmetillah

 

Taşkın Önel

GRUBA KATIL